çevrenin insan hayatına etkisini düşündünüz mü hiç? en ufak bir etkinin belki de hayatınızı tamamiyle değiştireceğine ihtimal veridiniz mi? kaos teorisinden mi bahsediyorum. galiba evet ama ben o teorinin temeli dışında bir şeyini bilmiyorum. yani bahsettiğim onunla alakalı olmayabilir de.
"dünyanın bir ucundaki kelebeğin kanat çırpışı diğer ucunda bir kasırgaya neden olabilir"
"her başlangıç başka bir şey için bir son, her son başka bir şey için bir başlangıçtır"
çoğumuz the butterfly effect i seyretmişizdir. geçişimizde herhangi bir anda yaptığımız belki de yapmadığımız en ufak bir hareket bile bizim hayatta şu andaki durduğumuz yerde olmamıza nedendir. edinilen arkadaşlar, yoldan geçen bir araba, dinlediğiniz bir şarkı, gözümüzün takıldığı bir şey... her şey ama her şey, düşünebildiğiniz en ufağından en büyüğüne her şey bir an sonraki yerinizi belirler. bunu hepimiz zamanı şu andan geriye doğru sararak görebiliriz aslında.
<< geri sar
şu anda deliler gibi aşık olduğunuz sevgilinizle nasıl tanıştığınızı düşünün. orada olmanızın sebebi neydi. belki bir arkadaşın doğum günü partisinde tanıştınız. ya doğum günü partisi veren arkadaşınızla ilk nasıl karşılaştınız? liseden mi arkadaşınız? liseyi sınavla mı kazandınız? 72 netle mi ?
II durakla
o yeniden kayıt
sınavdan önce rahatsızlandınız, soğuk algınlığı, ufacık bir virüs ama sınav günü ateşiniz 39 derece. konsantre olamıyorsunuz. sonuç 64 net.
>> ileri sar
başka bir okul. doğum günü partisi veren arkadaş da kim, hiç görmediniz ki daha önce. partiye gidemeyince müstakbel sevgili ile tanışamadınız. ama onun yerine 64 net yapıp girdiğiniz okulda şu anda deli gibi mutlu olduğunuz biriyle tanıştınız.
dur
ufacık bir virüs sevgilinizi değiştirdi. belki de dolaptan su içmeseydiniz bu olmayacaktı. acaba sadece sevgilinizi mi değiştirdi? okuldaki en yakın arkadaşınız değişti. onunla takılıyorsunuz hep ve izlediğin filmler, dinlediğiniz müzik türü değişti. ilki thrash metal dinliyordu, bu türk pop dinliyor. e doğal olarak dünya görüşünüz de kaykıldı.
off çok dağıttım. yani ben bunları düşünüyorum bazen, uykuya dalmadan. sonra çıldıracakmış gibi oluyorum. herkesin hayatı bu kadar birbirine bağlıyken kader'e inanasım geliyor. bu düzen önceden kurulmadıysa bi yerde patlar diye düşünüyorum ama hayatımın akışının benim elimde olmayacağı düşüncesi rasyonel gelmiyor bana. eğer kader varsa truman'dan farkımız ne ki?
hani küçükken kitaplar vardı kitabın bir sayfasına gelindiğinde kitap sorardı: "kahramanımız 1. kapıdan mı girsin 2. kapıdan mı?" sonra sen seçerdin kapıyı hikaye ona göre devam ederdi. acaba hayat da mı böyle? yani her şey önceden yazılmış ama sen bazı dönüm noktalarında kendi başına mı bırakılıyorsun? ama bu da sadece tek bir kahraman için kolay gözüküyor. dünyada şu an yaşayan 6 milyar insan ve daha önce yaşamış ve daha sonra yaşayacak milyarlarcasının hayatı nasıl birbirine bağlı olur? biz aslında atalarımızın sonuçları, torunlarımızın sebepleri değil miyiz? her şey birbiri ile bu kadar iç içe iken nedir hayatımızı yöneten? seçimlerimiz mi, kader mi, matematik mi yoksa sadece tesadüfler mi?
Salı, Nisan 11, 2006
uyku öncesi düşünceler (hayat)
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder